Katılmış oldugumuz Anaarı Kursunda damızlık konusunda bunlar işin olmazsa olmazı diye anlatılıyor, damızlık konusu çok basit bir olay degil.
"Damızlıkların Seçimi ve HazırlanmasıDamızlık olarak kullanılacak ana arılar, ait olduğu ırkın tüm özelliklerini belirgin bir şekilde göstermeli ve gerekli seleksiyon aşamalarından geçmiş olmalıdırlar. Ticari ana arı üretimi yapan kuruluşlar, üretimlerini damızlık değeri taşıyan ve nesilleri test edilmiş, tercihen damızlık sertifikası almış ana arılardan yapmalıdırlar. Sertifikalı damızlık ana arılar, ya yapay tohumlanmış ya da izole çiftleştirme alanlarında çiftleştirilmiş olmalıdır."
Buraya kadar her şey çok güzel.
Dananın kuyrugu şimdi kopacak, elimizde damızlıkyoksa?
Dananın kuyrugu şimdi kopacak, elimizde damızlıkyoksa?
"Arıcı şartlarında damızlık koloni temin edilemediği taktirde en basit olarak; ilkbahar gelişme hızı yüksek, önceki yıllarda en çok balı üreten, oğul vermeyen, hiçbir zaman hastalığa yakalanmamış, sakin ve uysal mizaçlı koloniler damızlık olarak kullanılabilir."
Ben defalarca denedim, elimizdeki en iyi kolonilerden anaarı üretimide yaptık, 100 anaarı üretirseniz belki içinden 10 tane anasına çeken ancak çıkmakta. Elimizdeki çok iyi koloni dediğimiz kovanın anaarısı hangi şartlar birleşip ortaya çıktı bilen varmı.
Bu konudaki bir anımı yazmak istiyorum. Ben önceleri arılıgınızdaki en iyi kolonilerden üretim yapın kelimesini çok yiyen biriyim. Arılıktan 10 koloni belirleyip, belirlenen kolonilerden ana arılar ürettim. İsmi önemli degil geçmişte kaldı, bir arkadaşımız Bilecik'ten bir kovan arı getirmişti, arı aşırı saldırgan, kapak açtırmıyormuş, bana söyledi, bende bir hafta sonu atlayıp İstanbul'a gittim. O saldırgan koloniyi parçalayıp, anasınıda öldürdüm. O dönem elimde safkafkas ta vardı onlardanda üretim yaptım. İstanbula 3 anaarı götürdüm, birisini Murat Döner e verdim, diğer ikisini böldügümüz kolonilere verdik. Murat Döner'deki anaarının akıbetini bilmiyorum okafkastı. Diger arkadaşa verdiğim anaların birisi kafkas biriside 47 veya 49 nolu iyi kolonilerin birinin kızıydı.
47 Nolu anaarının kızı diyeyim, rakamdan kesin emin degilim.
O sene bu arkadaşa verdiğim kafkas, 7 çıtaya çıkmış, ve 7 çıta bal yapıp sönmüş.
47 Numara için kendisi aynen şunu söyledi, Ali Türk bana verdiğin 47, iki teneke bal yaptı ve o 47 den diger kolonilere yavruda alıp verdim, Arı süper.
Bunu gören Mustafa Kabaoğlu hocamız o koloniden 50 civarında anaarı üretiyor. Mustafa hocayla bunu sonradan konuştuk, bana dedi ki, Ali, senin anaarıdan ürettiğimiz, anaların ne rengi, nede çalışması anasına çekmedi.
Damızlık konusu bu kadar önemli ve oyuncak degil.
Damızlık yoksa elimizdeki iyilerden üretmeye devam edecegiz, yada damızlık bulacagız::))
Damızlıktan üretimlerde, 100 anaarı üretin hepsi aşagı yukarı birbirinin aynısıdır.
Bu karniol saflar, izole bölge olarak kullanılan adalarda çiftleşmiştir.
Böyle resimlergörünce dayanamayıp, sahibinden izinsiz yayınlıyorum.
Bu arada buradan resim alanlarda lütfen bu resimleri filan yerden aldık, desinler ayıp oluyor.
Ne gariptir ki, Trakya'mızın %80 ni karniol, karniol arısının resimleri buradan aşırılıyor.
Karniol damızlıkların kafesleri, bunların kafeste ne işi var ki?
Damızlık arıların kimlikleri olur.
Damızlıklardan doğal ortamda F1 karliçe üretilir. Saf üretimi içinde gene saf damızlıktan üretilen kraliçeye, saf erkek spermi verilir, yada izole bölgede üretilen saf erkeklerle çiftleştirilir.
Ada safı üreticisi üretmiş oldugu, bakire kraliçeleri, adada erkek üretimi yapan diğer arıcının yanına götürüyor. Erkek üreticisininde serfitikası var ve ürettigi erkeklerin soyunun kaydı tutulmakta, adamın işi bu.
Bunlar bizim ülkemizde önemsiz şeylerdir, bende karniol üretiyorum, diyen o kadar çok ki, nerde damızlıkların, ürettiklerin f kaç, bunlara cevap verecek kişi şimdilik ben göremiyorum.
Suyunun suyuna isim koy gitsin....